Prof. Dr. Osman Metin Öztürk, ASCMER Başkanı
WPR’nin Suriye iç savaşının sona erebileceğine ancak krizin devam edeceğine dair kısa analizinde[i]; Beşar Esad’ın, iç savaşta hedef aldığı bölgeler de dâhil, şimdi ülkeyi yeniden inşa etme zorluğuyla karşı karşıya bulunduğu ifade ediliyor. BM’nin 250 milyar dolar olarak tahmin ettiği Suriye’nin yeniden inşa maliyetini, Moskova da dâhil Esad’ın müttefiklerinin üstlenmeyeceği ileri sürülüyor. Analizde; iç savaşın henüz bitmediğine, ülkenin kuzeybatısındaki İdlib’de devam ettiğine, İdlib’de Rusya destekli hükümet güçleri ile o bölgede görev yapan Türk kuvvetlerinin zımni koruması altındaki İslamcı milislerin çatıştığına işaret ediliyor. Ve iç savaş nedeniyle toplam 5.6 milyon Suriyelinin ülkeden kaçtığı, komşu ülkelere ve Avrupa’ya sığındığı, iç savaş rüzgârı hız kesse bile bunların ne zaman Suriye’ye döneceğinin belirsiz olduğuna dikkat çekiliyor.
Bu kısa analiz; Türk-Amerikan ilişkilerinde yaşanmakta olan gelişmeler, İdlib’de Rusya ile ilişkilendirilen bazı gelişmeler, medyaya yansıyan bölgedeki TSK unsurlarına dair bazı intikaller ve İdlib’deki militanların Libya’ya “akın etmesi” ile birlikte, Suriye iç savaşının yeni bir mecraya kaymakta olduğuna işaret etmektedir. ABD ile Türkiye’nin mutabık kaldığını çağrıştıran güvenli bölge uygulamasına geçilme ihtimali akla gelmektedir. Güvenli bölge uygulamasına geçilirken daha başlangıçta krizin devam edeceğinin öngörülmesi, düşündürücüdür. Krizi sona erdirmeyecek bir güvenli bölge uygulamasına niçin, hangi nedenle razı olunabilir sorusuna yol açmaktadır.
Suriye’deki iç savaşın, bugün niye İdlib’de “parlamaya” devam ettiği, özellikle Türkiye açısından, üzerinde ciddiyetle durulması gereken bir konudur. Çünkü Suriye iç savaşının İdlib’de parlamaya devam etmesi, “örtülü” olarak Hatay’ı ilgilendiren, “Kürt Koridoru”nun Doğu Akdeniz’e açılma amacına işaret eden bir mahiyeti arz ettiğini akla getirmektedir.
Bir başka önemli husus, Suriye’nin yeniden inşası ve bu iş için tahmini olarak çıkarılmış rakamın büyüklüğüdür. Eğer. (i) Suriye nüfusunun yaklaşık % 30’u iç savaş nedeniyle ülke dışına çıkmış ise, (ii) bunların ülkeye dönüşleri belirsiz ise ve (iii) ABD’nin açık himayesi altındaki PYD/YPG’nin denetimi altındaki Suriye’nin kuzeydoğusu Şam tarafından kontrol edilemiyor ise; Suriye’nin yeniden inşası için 250 milyar dolarlık bir rakamın ortaya çıkmasını sorgulanması gerekir. Yeniden inşa, Suriye’nin geleceğini şekillendirmede söz sahibi olmanın bir aracı olarak kullanılacaktır diye düşünülmektedir. Keza, yüksek inşa rakamına da, bu söz sahipliliğini kontrol altında tutma ve yeniden inşanın gerçek maliyetini küçük katılımcıların sırtına yükleme işlevinin yüklenmiş olabileceği akla gelmektedir.
Sanırım, önümüzdeki dönemde, Suriye’yi yukarıda belirtilen hususların öne çıktığı bir mecrada konuşacağız. Öyle anlıyorum. Türkiye’nin içinde bulunduğu ekonomik koşullar, Suriye konusunda hareket serbestisini kısıtlayacak gözükmektedir.
osmetoz/ascmer, www.ascmer.org, 19 Temmuz 2019.
[i] https://www.worldpoliticsreview.com/insights/28041/the-syrian-civil-war-might-be-ending-but-the-crisis-will-live-on, 18.7.2019.