Prof. Dr. Osman Metin Öztürk
Özbekistan Cumhurbaşkanı Mirziyayev’in girişimiyle, Taşkent’te,15-16 Temmuz 2021 tarihlerinde “Orta ve Güney Asya: Bölgesel Bağlantısallık, Sınamalar ve Fırsatlar” konulu uluslararası bir konferans yapılıyor[i]. Konferansın temel amacının “bölgesel bağlantısallığın güçlendirilmesi” olarak ifade ediliyor.
Konusu da, zamanlaması da dikkat çekici bir etkinlik…
Etkinliğe, Dışişleri Bakanı Sayın Çavuşoğlu’nun yanı sıra, Afganistan Cumhurbaşkanı ve Dışişleri Bakanı da katılıyor[ii]…
Etkinlikte, Sayın Çavuşoğlu’nun Afganistan Cumhurbaşkanı ve Dışişleri Bakanı ile, Özbekistan Cumhurbaşkanı’nın da Afganistan Cumhurbaşkanı ile bir araya geldiği ifade ediliyor.
Özbekistan ve Afganistan Cumhurbaşkanlarının görüşmesinde, ulaşım ve enerji ortak projeleri de ele alınmış. Ele alınan projeler: Tirmiz (Özbekistan)-Mezar-ı Şerif-Kabil (Afganistan)-Peşaver Pakistan) demir yolu inşaatı projesi ve Surhan (Özbekistan)-Puli Humri (Afganistan) elektrik hattı projesi[iii]. İnsanın aklına, Çin’in dış yatırımlar/yardımlar ve sermaye aktarımı üzerinden işleyen dış politikası, bölgede ABD’nin fazla öne çıkmadan aynı politikayı izleyebileceği geliyor. Niye bunlar akla geliyor? Çünkü Özbekistan ile ilgili bu gelişmelerin, denk geldiği, eş zamanlı olduğu hususlar var.
Birincisi, ABD, Çin ile rekabet ediyor, Çin’i çevreleme politikası izliyor.
İkincisi, ABD, Afganistan’dan askerini çekip, Afganistan’da birlikte çalıştığı Afganları sözde Taliban’ın zulmünden korumak için Orta Asya ülkelerine yerleştirme ve sözde Taliban’ın komşu coğrafyalara yönelmesini önlemek için bu ülkelerde askeri imkan ve kolaylıklar elde etme çabası içindedir.
İkincisi, Biden Yönetimi ile yakınlaşıp iktidar ömrünü bu suretle uzatma çabası artık çok açık olarak görülebilen Türkiye’deki AKP/Sayın Erdoğan iktidarı, Kabil Uluslararası Havaalanın güvenliğini sağlamaya soyunmuş ya da istekli gözükmektedir.
Şüphesiz, Özbekistan, zaten Afganistan’daki sorunun bir parçası… Ancak Afganistan konusunda gelinen nokta, Özbekistan ile ilgili söz konusu gelişmeler ve belki de en önemlisi ABD’nin Çin’e yönelik yaklaşımı, Özbekistan’ın Afganistan sorununda daha önce olmadığı kadar öne çıkabileceği algısına yol açmaktadır. Afganistan konusundaki gelişmelerde Çin’in adı çok fazla geçmese de, Özbekistan’ın Afganistan konusunda ABD’ye müzahir olarak atacağı adımların Çin’i çok yakından ilgilendireceği açıktır. Çünkü sadece Pekin Yönetimi değil, Dünya kamuoyu da biliyor ki; ABD’nin, Orta Asya ülkelerine yerleştirmek istediği Afganların da, bu ülkelerde Taliban bahanesiyle elde edeceği askeri imkân ve kolayların da, gerçekte Çin’e yöneliktir.
Türkiye de, Orta Asya Türk Cumhuriyetleri de, Afganistan sorununda ABD’ye müzahir bir yaklaşım içinde olmalarının maliyet-fayda analizlerini çok iyi yapmak durumundadır.
Korkum; AKP/Sayın Erdoğan iktidarının, sırf Biden Yönetimine yaklaşarak siyasal iktidar ömrünü biraz daha uzatmak için, Türkiye’nin Orta Asya Türk Cumhuriyetleri nezdindeki nüfuzunu, o ülkeleri ABD ile çalışmaya ikna etmek için kullanması, bu suretle o ülkelerin Çin ile karşı karşıya gelmesine ve Afganistan sorununun Orta Asya Türk Cumhuriyetlerine taşmasına sebep olması…
Umarım bu korkum yersizdir.
16 Temmuz 2021
[i] https://www.mfa.gov.tr/sayin-bakanimizin-orta-ve-guney-asya–bolgesel-baglantisallik-sinamalar-ve-firsatlar-konulu-konferansa-katilimi–14–16-temmuz-2021.tr.mfa
[ii] 16 Temmuz 2021, Türkgün s. 10- Sözcü s. 12
[iii] https://www.trthaber.com/haber/dunya/mirziyoyev-ile-gani-gorusmesinde-gundem-afganistan-596019.html%E2%80%A6